HÜKMÜN AÇIKLANMASININ GERİ BIRAKILMASI

Sanığa yüklenen suçtan dolayı yapılan yargılama sonunda verilen ceza, iki yıl veya daha az süreli hapis veya adli para cezası ise mahkeme hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verebilmektedir. Hükmün açıklanmasının geri bırakılması, kurulan hükmün denetim süresi içerisinde sonuç doğurmaması durumudur. Bu denetim süresi içerisinde gerekli koşullar sağlandığında sanık hakkındaki hüküm hukuki bir sonuç doğurmayacaktır. Bu durumda mahkeme düşme kararı verecektir.

Bu karar verilebilmesi için sanığın daha önceden kasıtlı bir suçtan mahkumiyeti bulunmaması gerekir. Sanık, mahkeme nezdinde bir daha suç işlemeyeceğine dair bir güven uyandırmalı ve mağdurun veya kamunun uğradığı zararı karşılaması gerekmektedir.

Sanığın kabul etmemesi durumunda hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilemez.

Uzlaştırma kapsamındaki suçlarda uzlaştırma yolunun işletilmiş olması durumunda, edimin yerine getirilmesinin ileri tarihe bırakılması, takside bağlanması veya süreklilik arz etmesi halinde sanık hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar vermek zorunludur.

Bu kararın verilmesiyle sanık 5 yıllık bir denetim süresine tabi olmaktadır. Bu süre içinde kişi kasıtlı bir suç işlerse bir daha hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilmemektedir.

Denetim süresi içerisinde kasten yeni bir suç işlenmesi veya denetimli serbestlik yükümlülüklerine aykırı davranılması halinde mahkeme vermiş olduğu hükmü açıklar. Ancak mahkeme, denetimli serbestlik tedbirine ilişkin yükümlülükleri yerine getirmeyen sanık hakkında sanığın durumunu değerlendirerek cezanın ertelenmesine veya seçenek yaptırımlara çevrilmesine karar verebilmektedir. Bu düzenleme sadece yükümlülüklere uymayanlar için geçerlidir. Yargıtay, denetim süresi içinde kasıtlı suç işleyen sanık hakkında hükmün açıklanması kararının verilmesi görüşündedir.

Deneme süresi içinde yeniden suç işlemesi nedeniyle sanık hakkında açıklanması geri bırakılan hükmün açıklanması ile yetinilmesi gerekirken; hükmedilen hapis cezasının paraya çevrilmesine karar verilmesi isabetli görülmezken, aleyhe temyiz bulunmadığından bozma sebebi yapılmamıştır. ( Yargıtay 7. Ceza Dairesi E:2017/3312 K:2019/36235)

Telefon Et
Mail At
content