FAKTORİNG SÖZLEŞMELERİ

Faktoring sözleşmesi, 6361 sayılı Finansal Kiralama, Faktoring ve Finansman Şirketleri Kanunu’nun 38 maddesi birinci fıkrasında düzenlenmiştir. Faktoring sözleşmesi rızai bir sözleşmedir ve bu sözleşmenin yazılı yapılması zorunludur. Faktoring adı altında Türkiye’de Faktoring İşlemlerinde Uygulanacak Usul ve Esaslar Hakkında Yönetmelik bulunmaktadır.

Faktoring şirketlerinin temelde üç fonksiyonu vardır. Bunlar; garanti, hizmet ve finansman işlevidir. Faktoring sözleşmesi kapsamında alıcı ya da borçlu ödeme güçlüğüne düştüğünde faktör,  sözleşmede öngörülen limitler dahilinde tutarların ödeneceğini garanti edebilir. Alacakların faktoring şirketlerine devri halinde söz konusu alacaklarla ilgili takip işlemleri faktore geçer. Bu da hizmet işlevine girmektedir. Finansman işlevi ise alacaklarını devreden şirketin alacaklarının toplam tutarı üzerinden faktorden avans almasında karşımıza çıkmaktadır. Ülkemizde Finansal Kurumlar Birliği bulunmaktadır.

Faktoring ikiye ayrılır. Gerçek faktoring, faktoring işlemlerinin tamamının üstlenildiği faktoring türüdür. Bu durumda müşteri ile borçlu ilişkisinde müşterinin edimi yerine getirme şekli veya alacak hakkında sorun çıkması durumları sebebiyle borçlunun ödemeden kaçındığı hallerde mevcut olan riski müşteri kabul etmektedir. Gerçek olmayan faktoring de ise borçlunun ödememe riskinin üstlenilmediği durumlarda söz konusu olmaktadır. Müşteri firma alacağın ödenmemesi durumundan da sorumlu tutulmaktadır.

Yurtiçi faktoring, aynı ülkede bulunan kişiler ve faktoring şirketi arasında yapılan faktoring işlemidir. Faktoring sözleşmeleri üç taraflı işlemlerdir. Faktoring işlemlerinin taraflarını alacağı temlik alan faktoring şirketi, temlik eden önceki alacaklı (faktoring şirketin müşterisi) ve önceki alacaklıyla arasında temel ilişki bulunan borçlu olarak gösterebiliriz. (11. Hukuk Dairesi  2020/4686 E. , 2020/3742 K.) Uluslararası factoring sözleşmesi yapılan ticari faaliyetin ithalat veya ihracat olmasına göre, “ihracat faktoringi” ve “ithalat faktoringi” olarak ikiye ayrılır. İhracat faktoringinde borçlu ve alıcı ayrı bir ülkede bulunmakta, müşteri ve satıcı kendi ülkesinde bulunmaktadır. İthalat faktoringinde ise, ithalatçının bulunduğu ülkedeki faktorun yurt dışındaki muhabir faktor aracılığıyla, yurt dışındaki firmaya ödeme yapılacağının garantisini vererek ithalat yapılabilmesini sağlayan faktoring türüdür. Yani bu faktoring türünde müşteri satıcı değil alıcı pozisyonundadır. Ancak faktorun yurtdışındaki firmaya garanti vermesi sayesinde müşteri, yurtdışındaki firma ile daha rahat iletişim kurarak kredi mektubu veya akreditif bulmasına gerek kalmadan ithalat yapabilmektedir. Ülkemizde faktoring işlemlerinin % 75’ni yurtiçi faktoring işlemleri oluşturmaktadır.

Yurtdışı faktoring işleminin iki farklı sistemi bulunmaktadır. Bu sistemlerden ilki iki faktörlü sistemdir. Bu sistem, biri satıcının diğeri alıcının ülkesinde bulunan iki faktoring şirketinin işbirliği anlamına gelmektedir. Burada satıcı alıcıya malları teslim eder. Satıcı alacaklarını ihracat faktorü aracılığıyla daha önceden anlaşıldığı şekilde ithalat faktorüne temlik eder. İhracat faktorü satıcıya tahsilini üstlendiği ve garantilemiş olduğu alacakla ilgili ön ödeme yapar. Satıcı ve ihracat faktorü arasındaki sözleşme koşullarına uygun olarak ithalat faktorü tahsilatı takip eder. Borçlu gerekli sürede ithalat faktorüne ödeme yapar ve ithalat faktorü tahsil ettiği tutarı ihracat faktorüne transfer eder. İhracat faktorü, satıcıya verdiği ön ödemeyi kapatır ve bakiyeyi satıcıya öder. Tek faktorlü sistem (direkt faktoring)  satıcı ve borçlu arasındaki ticari ilişkiden doğan alacakların alıcının ve satıcının ya da yurtiçi işlemlerde her ikisinin ülkesindeki bir faktor tarafından satın alınmasını, tahsilinin takibini ve talebe bağlı olarak finanse edilmesini içerir. Dünyadaki faktoring hacminin % 95’inden daha fazlası tek faktorlü olarak uygulanmaktadır.

Yurtdışı faktoring çalışmasında faktorler uluslararası iş yapmak istedikleri muhabir faktorlerle bir sözleşme imzalar. Bu faktorlerarası anlaşma ile faktorler arasındaki hususlar hakkında anlaşmış sayılırlar. Bu belge imzalanarak üyeler Uluslararası Faktoring Genel Kuralları’na tabi olmayı kabul ederler. GRIF,  ihracat faktoringi ile ithalat faktoringi arasında hizmet ve teminat sözleşmesi niteliğindedir. Bu çerçevede ihracat faktoringi satıcısından alacak hesaplarını temlik aldıktan sonra aynı alacak hesaplarını ithalat faktoringine iletmektedir. Bu da ithalat ve ihracat faktoringlerinin, birçok satıcının işlemlerini kapsamak üzere, sadece bir tek anlaşma imzalamaları demektir.

Faktoring Kuralları gereğince ihracat işlemlerinde, ithalatçı ve ihracatçının ülkesindeki ikili faktör sistemi uygulandığı tespit edilmiştir. Faktoring sözleşmelerinde, taraflar arasındaki uyuşmazlığın Uluslararası Faktoring Genel Kurallarının (GRIF) uygulanacağı karar verilmesi durumunda, genel faktoring sözleşmesi ve Uluslararası Faktoring Genel Kurallarına göre dava konusu malların yüklemesi, limit iptali bildiriminden sonra yapıldığı için garanti kapsamında olmadığına karar verilmiştir. (11. HD 2020/5933 E. , 2020/6025 K.)

Faktoring şirketlerinin yapamayacağı işlemler 6361 sayılı Finansal Kiralama, Faktoring ve Finansman Şirketleri Kanunu’nda gösterilmiştir. Faktoring şirketi kambiyo senetlerine dayalı olsa bile, bir mal veya hizmet satışından doğmuş fatura ile tevsik edilemeyen alacaklar ile yine aynı kurulca belirlenen usul ve esaslar çerçevesinde tevsik edilemeyen mal veya hizmet satışına bağlı doğacak alacakları üzerine işlem yapamaz. Aynı faturaya dayalı birden çok faktoring şirketine yapılan kısmi temliklerin toplam tutarı fatura tutarını geçemez.  Bir kambiyo senedinin ciro yoluyla faktoring şirketine devrinde, kambiyo senedinden dolayı kendisine başvurulan kişi, düzenleyen veya önceki hamillerden biriyle kendi arasında doğrudan doğruya olan ilişkilere dayanan def’ileri faktoring şirketine karşı ileri süremez. Ayrıca Faktoring faaliyetleri ile doğrudan ilgisi bulunmayan faaliyet ile iştigal edemezler. Teminat mektubu veremezler.

Yargıtay 11. Hukuk Dairesi (2020/2520 E.,2020/3861 K) kararında ilk derece mahkemesinin dava konusu olan çekin ciro silsilesinde yer alan diğer kambiyo borçluları bakımından  şahsi defilerin öne sürülmesinin temlik alan factoring şirketlerine karşı da ileri sürebileceği kararını, ilgili faktoring  şirketine ayrı bir tüzel kişiliği bulunan ikinci cirantadan geçtiğinden faktoring şirketinin kötüniyetli olmadığına kanaat getirerek Finansal Kiralama, Faktoring ve Finansman Şirketleri Kanunu ilgili maddesini dayanak göstererek bu kararı bozmuştur.

Telefon Et
Hemen Yaz
Mail At
blog_detay