Dünya Bankasının Kuruluşu
Birleşmiş Milletler Para ve Finans Konferansında, 1-22 Temmuz 1944 tarihlerinde, Uluslararası Para Sisteminin esaslarını belirleyen Bretton Woods Anlaşması yapılmıştır. Bu anlaşma kapsamında Uluslararası Para Fonu (Internationel Monetery Fund – IMF) ve Dünya Bankası kurulmuştur. Kuruluşu itibariyle Dünya Bankası, ikinci dünya savaşının ardından yıkıma uğrayan ülkelerin onarımını sağlamak veya az gelişmiş ülkelerin kalkınmasını sağlayıp dünya genelinde yoksulluğun ortadan kaldırmak için kaynak oluşturmak ve kredi vermek amaçlarını üstlenmiştir. Yıllar içerisinde Dünya Bankasının amacı genişlemiş ve bünyesine yeni kuruluşlar katılmıştır. Ancak Dünya Bankası gelişmekte olan ve az gelişmiş ülkeler için büyük önem taşımaktadır.
Dünya Bankası Grubu ve Amaçları
Dünya Bankasının bünyesinde bulunan kalkınma grupları; Uluslararası Yeniden Yapılanma ve Kalkınma Bankası (IBRD), Uluslararası Kalkınma Birliği (IDA), Uluslararası Finansman Kurumu (IFC), Çoktaraflı Yatırım Garanti Ajansı (MIGA), Uluslararası Yatırım Anlaşmazlıkları Çözüm Merkezi (ICSID) olarak belirlenmiştir. Söz konusu kalkınma gruplarının tamamının başkanlık görevini Dünya Bankası Başkanının yapması ve misyonlarının DB ile doğrudan ilişkili olması, DB bünyesinde toplanmalarına ve Dünya Bankası Grubu olarak anılmalarına sebep olmuştur.
Uluslararası Yeniden Yapılandırma ve Kalkınma Bankası (IBRD)
Dünya Bankası denilince ilk akla gelen kurum olup 1944 Birleşmiş Milletler Para ve Maliye Konferansında kurulmasına dair görüş oluşmuştur. Kurumun ilk olarak amacı, üye ülkelerde ikinci dünya savaşının yol açtığı yıkımın etkilerini azaltacak onarım ve ekonomik kalkınmayı sağlamak için kaynak oluşturmak ve kredilendirmeyle yatırımları desteklemektir. IBRD, onarım ve ekonomik kalkınma için uzun vadeli kredilerle yatırım ve projeleri desteklemeyi amacına yönelik olarak belirlenmiştir. Kısa süreli uluslararası ödemelerde oluşabilecek zorlukları gidermek ve kambiyo kurlarının istikrarını sağlamak için Uluslararası Para Fonu (IMF) kurulması öngörüldü. Söz konusu Birleşmiş Milletler Para ve Maliye Konferansının ardından 1945 yılında Dünya Bankası, 1946’da IMF kuruldu ve kurumların faaliyete geçmesi 1946 ve 1947 yıllarında gerçekleşti.
Yıllar içerisinde amacı gelişen değişen Dünya Bankası, temel amacını yoksulluğun azaltılması olarak belirlemiş olup faaliyetlerinde bu anlayışı referans almaktadır. Üye sayısının artması ve fonksiyonlarının gelişmesiyle Dünya Bankası, yoksulluğun azaltılmasının yanında çevre sorunları, kamu sektörünün küçültülüp özel sektörün geliştirilmesi, uluslararası yatırımlarının arttırılması gibi küresel politikalarını aktif bir şekilde sürdürmektedir. Dünya Bankasına üye olabilmek için IMF üyeliği şartı aranmaktadır. 2016 yılı itibariyle Dünya Bankasına (IBRD) üye 189 devlet bulunmaktadır. Türkiye, Dünya Bankasına 1947 yılında üye olmuştur.
Uluslararası Kalkınma Birliği (IDA)
Uluslararası Kalkınma Birliği, 24 Haziran 1960’ta kurulmasını öngören sözleşmenin yürürlüğe girmesiyle kurulmuş olup Dünya Bankasına üye ülkeler, 31 Aralık 1960’a kadar sözleşmeyi onaylayarak birliğin kurucu üyesi olmuşlardır. Uluslararası Kalkınma Birliği’nin kurulma amacı Dünya Bankası’na üye ülkelerden az gelişmiş olanlara yoksulluk seviyesini azaltmak ve insanı şartlarını geliştirmek amacıyla uzun vadeli, ödeme kolaylığı sağlanan ve faizsiz krediler vermektir. Dünya Bankası’nın verdiği kredilerin faiz oranı piyasa değerlerinde ve vadesi daha kısayken IDA’nın kredileri faizsiz ve daha uzun vadeye sahiptir. Ancak IDA, sadece az gelişmiş ülkelere kredi vermekteyken Dünya Bankası gelişmekte olan tüm devletlere kredi sağlayabilir. IDA’ya üye olmak için Dünya Bankası ve IMF üyelik şartı aranmaktadır. Eğer Dünya Bankası üyeliği sona ermişse o ülkenin IDA üyeliği de sona ereceği belirlenmiştir.
Uluslararası Finansman Kurumu (IFC)
Dünya Bankası özel sektöre kredi sağladığında o ülkenin hükümetinden geri ödemeyi garanti etmesini istemesinin oluşturduğu zorluklar sebebiyle Uluslararası Finansman Kurumu (IFC) 20 Temmuz 1956’da kamu sektörü garantörlüğünde ya da aracılığında değil de özel sektörle doğrudan uluslararası faaliyet göstermek amacıyla kurulmuştur. IFC’ye üye olmak için IMF ve Dünya Bankası üyeliği şartları aranmaktadır. IFC yerel ve yabancı yatırımları bir araya getirip gelişmekte olan ülkelerde özel sektör yatırımları ve kamu teşebbüsleri anlamında uluslararası yatırımları teşvik etmek amacıyla fon sağlar. IFC’nin fonunun ekonomik kaynağını; Dünya Bankası’ndan alınan borçlar, uluslararası piyasalarda alınan borçlar, tahvil ve hisse senetlerinden elde edilen gelirler, kredilerden sağlanan faiz gelirleri, üye devletlerin iştiraklerinin sahip olduğu gelirler oluşturur.
Çok Taraflı Yatırım Garanti Ajansı (MIGA)
Çok Taraflı Yatırım Garanti Ajansı, 1985 yılında kurulmuş olup 1988 yılında faaliyet kazanmıştır. Çok Taraflı Yatırım Garanti Ajansının amacı, gelişmekte olan ülkelerdeki uluslararası yatırımları; sözleşme ihlali, savaş ve iç karışıklık durumu, kamulaştırma, transfer kısıtlamaları ve para biriminde yaşanabilecek sorunlar gibi ticari olmayan risklere karşı korumaktır. MIGA, sözleşme kapsamında uluslararası yatırımcılara fon sağlayarak gerçekleşebilecek ticari olmayan sorun ve aksaklıklara karşı güvence sağlamaktadır. MIGA’ya üye olabilmek için IMF ve Dünya Bankasına üyelik şarttır. Türkiye MIGA’ya 1988 yılında üye olmakla birlikte halihazırda MIGA kapsamında en çok yatırım desteği alan ülkeler arasında sayılmaktadır.
Uluslararası Yatırım Anlaşmazlıklarının Çözüm Merkezi (ICSID)
Uluslararası Yatırım Anlaşmazlıklarının Çözüm Merkezi, 1966 yılında uluslararası tahkim ya da uzlaşma gibi yollarla yatırım anlaşmalarından doğan uyuşmazlıkların çözümü için kurulan bir kurumdur. Ev sahibi ülke ve yabancı yatırımcı arasında çıkan uyuşmazlıklarda tahkim yoluna gidilmesi için ev sahibi ülkenin izni gereklidir. Bu sebeple hakeme başvurup kararını uygulamak veya uzlaşma yoluna gitmek daha çok tercih edilmektedir. ICSID’e üye olmak için Dünya Bankası üyeliği şartı aranmaz. Türkiye, ICSID’e 1989 yılında üye olmuştur.
Dünya Bankası Grubunda Sermaye Payı Etkisi
Dünya Bankasına üye olmanın ülkelere göre farklı hedefleri bulunmaktadır. Bazı ülkeler yoksullukla mücadele ve kalkınmayı sağlayacak finansmana sahip olmak için üye olurken bazıları da Dünya Bankasının küresel politikalarında söz sahibi olmak veya uluslararası yatırımlarda Dünya Bankası içerisindeki otoritenin bir parçası olarak etkin olmak için üye olurlar. Bir ülkenin Dünya Bankası’nda sermaye payının yüksek olması ise oy gücünün artmasıyla kurumun faaliyet ve politikalarında başat rol oynamasını sağlar. Dünya Bankası’nın en fazla sermaye sahibi ve en büyük hissedarı olan ABD, en fazla oy oranına sahiptir.
Dünya Bankasının Yapısı ve Yönetimi
Dünya Bankası; Başkan, Yönetim Kurulu, Yürütme Kurulu ve diğer birimlerden oluşan organlarca yönetilmektedir. Söz konusu yönetim organları, Dünya Bankası’na bağlı birimler olan IDA, IFC, MIGA ve ICSID’in yönetimini de üstlenmektedir. Yönetim Kurulu, üye ülkelerin atadığı bir yönetici ve bir yönetici vekilinden oluşur. Türkiye’yi Dünya Bankası Yönetim Kurulunda Hazine Müsteşarı temsil etmektedir. Yönetim Kurulu karar alırken Anasözleşme’de düzenlenen durumlar dışında 2/3 oranını kullanır. Yönetim Kurulu, IMF Yöneticiler Kurulu ile genellikle yılda bir kez olmak üzere sonbaharda olağan toplantı yapar.
Yürütme Kurulu, Dünya Bankası grubunun yönetiminden sorumlu olmakla birlikte kendi görev ve yetkilerinin dışında Yönetim Kurulunca devredilen görevleri gerçekleştirmektedir. Kurulda en fazla söz hakkına sahip ülkeler, sermaye payları sebebiyle, ABD, Almanya, Japonya, Fransa ve İngiltere’dir. Türkiye; Avusturya, Belarus, Belçika, Çekya, Macaristan, Lüksemburg, Slovakya, Slovenya ve Kazakistan’ın içinde bulunduğu grupta yer almaktadır.
Dünya Bankası Başkanı, en yüksek sermaye payına sahip olan ABD vatandaşları arasından Yürütme Kurulu tarafından 5 yıl süreyle görev yapmak için atanır. Başkan Yardımcısı olarak 3 kıdemli ve kıdemlilere bağlı olarak kıdemsiz yardımcılar da atanmaktadır. Başkan, Yürütme Kurulunun toplantılarına başkanlık eder ve eşitlik olduğu takdirde oy kullanır.
Dünya Bankası Grubunun; Afrika Bölgesi Ofisi, Doğu Asya ve Pasifik Bölgesi, Güney Asya Bölgesi Ofisi, Ortadoğu ve Kuzey Afrika Bölgesi Ofisi, Latin Amerika ve Karayipler Bölgesi Ofisi, Türkiye’nin de içinde bulunduğu Avrupa ve Merkezi Asya Bölgesi Ofisi departmanları mevcuttur. Yönetim ve hukuk departmanları ve Kalkınma Komitesi, Dünya Bankası için önemli çalışmalar yürütmektedir.
Kalkınma ve sürdürülebilir ekonomik gelişme için çeşitli organları bünyesinde barındıran Dünya Bankasının yapısını ve işleyişini tanımak, uluslararası yatırımların teşvik edilmesi ve korunması, yoksulluğun azaltılması ve refah seviyesinin arttırılmasına yönelik küresel politikaların gerçekleştirilmesi noktasında önem arz etmektedir.